FETÖ'cüler yine ortalığı toz dumana çevirdi. Önce iç kavgadan söz edildi sonra sağlık nedeni ortaya atılıp yer değiştirdiğini söylendi. Araya yeğin Ebu Seleme girdi, kaçırıldığını ilan etti. Ama orada kalmadı ve FETÖ'nün nasıl kirli operasyonlar düzenlendiğini, Adil Öksüz'ün bizzat 15 Temmuz darbe girişimini örgütlediğini tanıklıklarla anlattı. Sarsıcı şeylerdi bunlar. Ayrıca iç siyaset açısından da birilerine kapak olacak nitelikteydi. Özellikle de CHP'lilere...
Yetmedi, bir anda devreye Gazeteci Müyesser Yıldız girdi ve en sansasyonel haberi yazdı; "Bugün itibarıyla gündeme gelen son iddia ise; ABD'nin, Gülen'i MİT'e teslim ettiği, uçağının Türkiye yolunda olduğu ve bu bilginin şimdilik gizli tutulduğu."
Gerçeğin ne olduğu bir kez daha flulaştırılıyordu... Gerçi güvenlik güçleri bu haberi yalanladı ama FETÖ çevresinden gelen haberler, haberin FETÖ tabanını harekete geçirdiği hatta konsolide ettiği minvalindeydi. Bu durumda şu sorunun cevabı mutlaka verilmeli; Gazeteci Yıldız'ın kulağına bu haberi kim fısıldadı ve haber istihbarat kaynaklarına ya da emniyet birimlerine doğrulatmadan neden yazıldı? Herhalde sadece tıklanma uğruna böyle "yalan" bir haber yazılamazdı...
İKTİDAR KAVGISI MI, SAĞLIK MI SUİKAST MI?
İşin belki de en vahim tarafı, zaten yaşlanmış ve ciddi sağlık sorunları olan Gülen'in yıllardır saklandığı inini sadece sağlık nedeniyle veya iç kavga nedeniyle terk etmiş olacağına inanılmamasıydı. O kirli yapıyı iyi bilenlerin, yine bir tezgahın çekildiğini, olayın arka planında "güvenlik" ve Türkiye'nin baskısıyla ilgili bir sorun olabileceğini söylemeleriydi. Onlara göre FETÖ kampında aylardır merkezin Kanada'ya taşınması tartışılıyordu. Hatta AB ülkelerinde de "güvenli" bir liman arayışı vardı. Bunun en önemli nedeni de içeriden, hatta en yakınından bir "suikast" yapılma ihtimaliydi. Buna Türkiye'nin son dönemde ABD'yle "yumuşama" sürecine giren ilişkilerini ve Türkiye'nin baskısı da ekleniyordu.
FETÜ'CÜLERİN KİRLİ OYUNU BİTMEZ!
Ancak Kanada kabul etmeyince ve AB'de de güvenli bir liman bulunamayınca CIA'nin tekrar devreye girdiği ve yer değiştirmeyi zorladığı söylendi. CIA özellikle yeni merkezin çok sayıda kişi tarafından bilinmesi istemiyordu. Herhalde CIA ya da ABD derin aklı, gözden çıkartmak istemediği Gülen'i ve mahrem imamlarını kapsama alanında tutarak yeni koas planlar peşinde.
Bütün bu olasılıklar dikkate alındığında FETÖ'nün, yeni kirli misyonlar yüklenme olasılığı ne kadar büyükse içini karıştıran kirlilik ve iktidar savaşı da kadar o kadar yıpratıcı ve yıkıcı olacaktır.
Batı Yakası'nda kirli oyunlar bitmez.
***
İSTANBUL ÖRGÜTÜNE İMAMOĞLU DARBESİ
CHP yerel seçimlerden başarıyla çıktı ama parti içindeki gerilim ve iç hesaplaşma bitmedi. Bugünlerde ciddi bir iç hesaplaşma hazırlığı var. Topun ağzında da eski CHP Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verenler, seçim sürecinde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'na tavır koyanlar var.
Böylece bu kez "hançer" yerine "kılıçlar" çekiliyor ve "ihrac" süreci başlatılıyordu. Artık kaç CHP'linin kafası kopar bilinmez ama disipline gönderileceklerin başında eski Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu geliyor.
Birkaç gündür CHP kulislerinde İmamoğlu'nun CHP Disiplin Kurulu'na Başkan yaptırdığı Turan Taşkın Özer'i ayağına çağırdığı ve "Kimsenin gözünün yaşına bakmayacaksın, İstanbul'da bana karşı çıkan herkesi partiden atacaksın" minvalinde bir talimat verdiği konuşuluyor.
Zaten Disiplin Kurulu Başkanı, Milletvekili Taşkın da bu buluşmayı; "Yüksek Disiplin Kurulu Heyeti olarak Başkanımız sayın İmamoğlu ile bir araya geldik..." diye duyurmuştu.
Şimdi CHP İstanbul'da Kerimoğlu'ndan sonra giyotine kimlerin gönderileceği merak ediliyor. Sayının artmasıyla parti içinde yeni bir isyanın başlayacağı da gelen haberler arasında. Anlaşılan İmamoğlu da tıpkı eski genel başkanlar gibi "dikensiz gül bahçesi"ne dönmüş bir CHP istiyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel bu hazırlığın içinde mi yoksa dışında mı belli değil. Topun ağzındakilere gelince... CHP tabanı ve en önemlisi de son günlerde "geri döneceğim" mesajı veren Kılıçdaroğlu'nun İmamoğlu'nun bu hamlesine ne cevap vereceğini de önümüzdeki günlerde göreceğiz.